Connect with us

Haberler

Rüzgâr türbinlerindeki dişli kutusu bakım onarımları

Published

on

Rüzgâr türbinlerindeki dişli kutusu bakım onarımları

Bir rüzgâr türbini; dişli kutusu, jeneratör, kule ve kanatlardan oluşur. Aktarma sisteminin içindeki en önemli bileşen ise dişli kutusudur. Dönme hızının jeneratör hız gereksinimlerine göre ayarlanabilmesi için güç iletim hattında güç aktarma sisteminin bulunması gerekir. İdeal bir dişli sistemi, rüzgâr türbininin işletme ömrü boyunca, sert iklim ve aşırı yüklenme koşulları altında bile düzgün ve sessiz bir şekilde çalışmalıdır. ABD’de 1983-89 döneminde kurulan bazı rüzgâr türbinlerinin periyodik bakım onarım işlemlerinin yapılması sayesinde hala orijinal dişli kutularıyla çalışmaya devam ettiğini biliyoruz.

logo_478x160

Rüzgâr türbinleri ekonomik ömürleri süresince değişken rüzgâr hızlarına ve yüklerine maruz kalabilmektedir. Bu durum özellikle türbülanslı sahalarda bulunan rüzgâr türbinlerinde daha fazla görülmektedir. Bu da rüzgâr türbinlerini ve dolayısıyla dişli kutuları üzerindeki stresleri arttırmaktadır. Rüzgâr türbinlerinin ömrü, türbin kalitesine, yerel iklim ve saha şartlarına göre değişmekle beraber ortalama olarak 20-25 yıldır. Türbülans yoğunluğu ve bunun sonucu ortaya çıkan mekanik yorulmalar, türbinlerin ömrünü ve dolayısıyla hareketli parçalarını birinci dereceden etkileyen faktördür. Rüzgâr türbinlerindeki dişli kutularının garanti kapsamı genellikle iki yıldır. Ülkemizde işletmede bulunan çoğu rüzgâr santrali projesinin garanti süresi henüz bitmediği için dişli kutusu bakım ve onarımları konusunda yeterli teknik bilgi ve tecrübeye sahip olduğumuz söylenemez. Dişli kutuları için küçük bakımların ülkemizde yapılıyor olmasına rağmen genellikle garanti süresi içinde bir sorunun ortaya çıkması durumunda türbin üretici şirket dişli kutusunu ya yeniliyor ya da sahada onarımını gerçekleştiriyor. Altı ayda bir yapılan periyodik bakımlar çerçevesinde yağ kontrolleri gerçekleştiriliyor. Bu kontrollerde alınan yağ numuneleri üzerinden yapılan analizler sonucunda bazı kestirimlerde bulunuluyor. Arıza olabileceği öngörülürse önlem alınmaya çalışılıyor. Bazı firmalar yedek dişli kutusu bulundurarak olası enerji üretim kayıplarının önüne geçmeye çalışıyor.

Rüzgâr türbinlerinin dişli kutuları yurtdışından genellikle de Almanya, Hollanda ve Finlandiya’dan temin ediliyor. Oldukça maliyetli olan bu parçaların fiyatları 200.000 Euro ile 500.000 Euro arasında değişiyor. Rüzgâr enerjisi sektörümüz, var olan ve ileride daha fazla karşılaşacağımız bu tip sorunlara karşı, yurtdışına bağlı bazı çözümler getirmiş olmakla birlikte, olası ihtiyaçların önceden planlanarak hazırlık yapılması ve konu hakkında uzmanlaşılması daha doğru bir yol olarak görülmelidir. Ülkemizin rüzgârdaki 2023 yılı hedefi 20.000 MW olup, 2012 sonu itibariyle işletmede olan santraller 2.300 MW üstündedir. Yani Türkiye önümüzdeki 10 yıl içinde son 8 yılda yaptığının 10 katı kadar daha fazla çalışmalıdır. Bu da önümüzdeki 10 yıl içinde kalifiye personel açığı, bakım onarım ve montaj konusundaki eksikliklerimiz, yerli üretim, değişimi bekleyen mevzuatlar, yeni yatırımlar gibi pek çok sorunu birlikte ele almak ve çözmemiz anlamına geliyor. İşinin ehli olan insan kolay yetişmiyor. 2023 yılı hedefine ulaşmak için yaklaşık 5000 kişilik bir kadroya ihtiyaç duyacağımızı öngörüyoruz. Zamanı iyi kullanarak, gerekli kalifiye personeli süratle yetiştirmeliyiz. Bu nedenle TÜREB olarak üç yıllık hedeflerimiz arasına mesleki eğitimleri de aldık. Hibe kredileri ile Türkiye’nin 5 noktasında “Rüzgâr Enerjisi Eğitim Merkezleri” oluşturmayı düşünüyoruz. Türbin modelleri üzerinde bakım-onarım, montaj gibi eğitimleri içeren merkezler kuracağız. Öncelikle bir merkez ile başlayıp sonrasında çoğaltılacak bir model planlıyoruz. Henüz projelendirme safhasında olan bu çalışmamız Ekonomi, Milli Eğitim ve Enerji Bakanlıklarımız nezdinde girişimlerde bulunarak destek isteyeceğiz. Sektörde yabancı dili, teknik bilgi ve becerisi olan teknik elemanlara ve bakım onarım konusunda uzmanlara ihtiyaç duyulmaktadır. Hayata geçirmeyi planladığımız bu proje ile sektörün istediği özelliklere cevap verecek personel sağlamak mümkün olacaktır.

TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven

TÜREB Başkanı Mustafa Serdar Ataseven

 

 

Continue Reading
1 Comment

1 Comment

  1. Caffar

    1 Kasım 2013 at 08:22

    Rüzgar tribünlerinin redüktör bakımlarıyla ilgili firma kurmuş bulunmaktayım. Konuyla ilgili 3 adet demontaj – montajını yaptım. Pazarın genişletilebilmesi için iş potansiyelinin arttırılması şarttır. Konuyla ilgili geniş teknik bilgi için görüşme sağlanabilir. Saygılar.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haberler

Desentral Frekans İnvertörleri, Motorlar ve MaxxDrive (Endüstriyel) Redüktörler

Published

on

NORD DRIVESYSTEMS, yeni desentral (motorüstü) elektronik tahrik ünitelerini, yeni verimli motorlarını ve düz yüzeyli motorunu, UNICASE / Monoblok serisi MaxxDrive (Endüstriyel) Redüktör Üniteleri yeniliklerini müşterileri ile buluşturmaya devam etmektedir.. NORD, değişik vesileler ile, motor, redüktör ve elektronik tahrik ekipmanlarını, entegre ve kapsamlı mekatronik çözümler sunma kabiliyetini bir kez daha gösterebilme imkanına sahip olmuştur.

Uzun mesafeli yatay nakil taşıma gibi, bir çok basit tahrik görevleri için yeni bir çözüm olan desentralize SK180E frekans invertörü, temel fonksiyonlara odaklanılarak tasarlanmıştır. Bu invertörde, konumlama fonksiyonu, enkoder geri beslemesi, kapsamlı güvenlik fonksiyonları ve frenleme dirençleri gibi muhakkak suretle gerekli olmayan özelliklerden feragat edilmiştir. Sağlam, uzun ömürlü tasarım sayesinde tipik bir NORD değişken frekanslı tahrik ünitesi özelliği olan % 200 aşırı yük rezervi de sağlanmaktadır. NORD tarafından sunulan teknoloji; ücretsiz olarak sunulan NORD CON parametre yazılımını kapsayan, tek tip operasyon konseptini takip etmektedir. Bu özellik; örneğin, elektronik olarak devreye giren tahrik ünitelerinden olan, SK135E desentalize soft starterler ve geri dönüş starterleri, hız kontrolü gerektirmeyen, 0.25 ile 7.5 kW değerleri arasındaki motorların temel devreye alma / çalıştırma görevlerinin icrasına imkan sağlar. Bunlarla beraber ana besleme için (akım sınırlama), cihaz için (PTC/Pt) ve makina için (tork sınırlama, aşırı yüklenme) gelişmiş bir güvenlik fonksiyonu sisteme entegre edilmiştir. Bununla beraber, NORD ürün portföyü içerisinde IE4 verimlilik sınıfı motorları ve düz yüzeyli (Smooth-Surface) motorlar bulunmaktadır.

NORD DRIVESYSTEMS MaxxDrive (Endüstriyel) Redüktörleri 25.000 Nm ile 242.000 Nm arasında tork değerlerini sağlayan 8 adet monoblok (UNICASE) gövdeye sahiptir. Her bir redüktör büyüklüğü için tek bir standart gövde mevcuttur ve bu gövde tüm tahvil oranlarını kapsamaktadır. Modüler konsept sayesinde, tahrik çözümü için gerekli olan redüktörün özellikleri, kolayca ve hızlı bir şekilde konfigüre edilebilir. İstek doğrultusunda NORD komple tahrik sistemlerini ( Şase üzerinde motor, hidrolik kaplin, tamburlu fren, redüktör, yardımcı tahrik gibi) hazır montajlı şekilde müşterilerine sunmaktadır. En büyük gövdeli endüstriyel redüktör bile NORD’un monoblok (UNICASE) konsepti dahilinde imal edilmekte; tüm rulman yataları ve sızdırmazlık yüzeyleri tek kademeli yüksek teknolijiye sahip CNC tezgahlarda işlenmektedirlar. Bu bağlamda, çok yüksek torklarda bile yüksek güvenilirlikte ve sızdırmazlık, yük aksiyel ve radyal yük dayanımına sahip rulman, sessiz çalışma, düşük bakım maliyeti ve fevkalade uzun hizmet ömrüne sahip olma gibi avantajlar NORD DRIVESYSTEMS Endüstriyel Redüktörlerince sağlanmaktadır

Bu noktada, NORD Türkiye olarak 2015 yılı içerisinde gerçekleştirmeye başladığımız ve en son olarak, 2016 yılına sayılı günler kala, çözüm ortağı olma noktasında görev ve sorumluluğunu üstlendiğimiz, Türkiye’mizin yeni çimento fabrikalarının konveyör tahrik gruplarında ürünlerimizin kullanılmasından duyduğumuz heyecan ve mutluluğu da paylaşmak isteriz.

Kaynak: NORD – Erhan Zeren

Continue Reading

Haberler

WIN EURASIA Automation Fuarı’na Geri Sayım Başladı!

Published

on

2016 itibariyle tamamen Hannover Fairs Turkey bünyesinde düzenlenmeye başlanan WIN EURASIA Automation, yeni ekibi ve yenilikleriyle 17-20 Mart tarihleri arasında Tüyap’ta endüstriyel teknoloji tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor. Toplam 10 Holde, Otomasyon Eurasia, Electrotech Eurasia, Hydraulic&Pneumatic EURASIA ve Materials Handling Eurasia olmak üzere 4 ayrı fuarı bir araya getirecek olan WIN EURASIA Automation, kablolardan akışkan gücü teknolojilerine, sürücü teknolojilerinden yazılımlara, robot kollarından insansız forkliftlere bir fabrika için gerekli tüm çözümleri tek çatı altında sunacak.

 

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık’ın katılımıyla gerçekleşecek fuar, Ekonomi Bakanlığı, OAİB (Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri), MAİB (Makina İhracatçıları Birliği), Makina Tanıtım Grubu, ENOSAD (Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Derneği), İSDER (İstif Makinalerı Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği), AKDER (AKışkan Gücü Derneği), ETMD (Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği) ve başta olmak üzere 50’yi aşkın kurum, dernek ve medya kuruluşu tarafından destekleniyor. 25 ülkeden yaklaşık 1556 katılımcıyı ağırlayacak olan WIN EURASIA Automation, geleceğin fabrikalarına yönelik doğru çözümlere ulaşmak isteyen ziyaretçiler için bir kez daha bölgenin lider inovasyon platformu olduğunu kanıtlayacak.

Geleceğin Fabrikalarına Bakış
Endüstri dünyası yeni bir dönemle karşı karşıya. Endüstri 4.0 olarak adlandırılan bu yeni dönem, dijital teknolojik gelişmelerin ışığında “akıllı fabrikaları” endüstrinin merkezine taşıyor. Bu yeni gelişmelerle birlikte, artık üretim sürecindeki makina, bilgisayar, sürücü ve kontrol cihazlarının birbiriyle iletişim kurması; insanlardan neredeyse tamamen bağımsız olarak kendilerini koordine ve optimize edebilmeleri mümkün. Böylece, üretim süresi, maliyeti ve harcanan enerji miktarı düşerken, üretim kalitesi artıyor. Bu yeni endüstriyel döneme doğru hızlı bir dönüşüm yaşanıyor. Ülkelerin ise rekabet güçlerini kaybetmemek adına, altyapı çalışmalarını hızlıca tamamlayarak bu yeni döneme ayak uydurabilmeleri gerekiyor. WIN EURASIA Automation Fuarı, katılımcılarının sergilediği yenilikçi ürün ve çözümlerle, Türkiye’de Endüstri 4.0’ın gelişimine en büyük katkılardan birini sunuyor. 4 ticari fuar, yeni endüstriyel çağın, entegre üretim süreçlerine yönelik olarak en ileri teknolojiye sahip komponent, sürücü, yazılım, robot ve istifleme-taşıma-depoloma çözümlerini bir araya getiriyor.

Türkiye’nin tek Otomasyon fuarı olan Otomasyon Eurasia Fuarı’nda ziyaretçiler, en küçük devrelerin bile birbiriyle iletişim halinde olduğu, küçültülmüş ve inceltilmiş komponentlerle hayvan ve insan hareketleri taklit edilerek geliştirilmiş en ileri teknolojiye sahip robot ve robot kollarını görme fırsatı elde edecekler.

Bir diğer önemli gelişme ise Materials Handling Eurasia fuarında ziyaretçilerle buluşacak. Yüksek hareket esnekliğine sahip; dar koridorlarda bile iyi bir performans sağlayan, insansız istifleme- depolama çözümleri fuarda sergilenecek. Fuar kapsamında gerçeklecek Application Park Area’da ise paletsiz taşımacılığa imkan veren forkliftler canlı çözüm gösterileri ile ziyaretçilerle buluşturulacak. Bunun yanı sıra, 12. salonda yer alan Simulasyon Alanı’nda forklift ve vinç operatörlerini eğitmeye olanak tanıyan eğitim simulatörleri ve hareketli platformlar tanıtılacak.
Endüstri 4.0’ın etkisi, Electrotech Eurasia Fuarı kapsamında da kendini gösterecek. Fuar boyunca sergilenen IP numarasına sahip ve birbiriyle haberleşebilen elektronik komponentler, akıllı ve inceltilmiş emniyet röleleri gibi çeşitli ürünler, güç kaynaklarının ve üretim süreçlerinin daha etkili bir şekilde kontrolüne yönelik ürünleri göz önüne serecek. Hidrolik&Pnömatik Eurasia katılımcıları ise otomasyon teknolojilerindeki gelişmeleri destekleyen yenilikçi akışkan gücü ürünlerini tanıtacaklar.

Sektörün Geleceğine Odaklanan Forumlar
WIN Eurasia Automation, kapsamı altında gerçekleşecek forumlar aracılığıyla sektör içi ve dışı bilgi paylaşımına da olanak sağlıyor. Üstelik bu yıl forumlar, ilgili oldukları salonların içinde oluşturulan özel alanlarda düzenleniyor; böylece ziyaretçilerin fuar alanından uzaklaşmadan doğrudan katılımını mümkün kılarak fuar alanındaki etkileşimi arttırmayı hedefliyor.

5. salonda AKDER desteği ile oluşturulan Hidrolik&Pnomatik Forum Alanı’nda sektördeki güncel konulara odaklanılacak; ayrıca bu alan 19 Mart Cumartesi günü Bosch Rexroth, Festo, Parker, Mert Teknik ve İzmir Hidropar’ın katılımı ile AKDER tarafından gerçekleştirilecek panele ev sahipliği yapacak. 12. salonda İSDER ve İSAG desteği ile oluşturulan Materials Handling Forum Alanı’nda ise iç lojistik alanındaki yenilikler, lojistikte iş sağlığı ve güvenliği gibi önemli konular ele alınacak. Ayrıca, 17-18 Mart günleri İSDER tarafından bir panel gerçekleştirilecek.

Fuar boyunca gerçekleştirilecek bir diğer etkinlik ise ENOSAD desteği ile 1. salonda organize edilen Automation Forum Alanı olacak. 4 gün boyunca sürecek forumlar kapsamında, ELİMKO, WAGO, ENDRESS+HAUSER, TURCK, SMS-TORK, FESTO, MITSUBISHI ELECTRIC, YASKAWA, BOSCH REXROTH, SCHNEIDER ELECTRIC, ABB, STAUBLI, ALTINAY, SICK, SEW-EURODRIVE, LİMA, MCS, GÜNMAK gibi önemli firmaların endüstriyel robotik uygulamalar ve otomasyon konusundaki sunumları yer alacak. Ayrıca 18 Mart’ta ENOSAD Yönetim Kurulu; BOSCH, FORD, IBM, KORDSA GLOBAL, TURKCELL Super Online firmaları ve Akademisyenlerin katılımı ile Endüstri 4.0 konulu bir PANEL gerçekleştirilecek.

32 ülkeden ziyaretçi delegasyonları
Başta elektrik, elektronik, makine, otomotiv, otomasyon ve enerji sektörlerinden olmak üzere yerli ve yabancı onbinlerce profesyoneli ağırlayan fuar, gerçekleşecek ziyaretçi programları neticesinde Orta Doğu,
Avrupa, Afrika ve CIS Ülkeleri gibi yüksek potansiyele sahip pazarlara ulaşmak isteyen firmalar için önemli fırsatlar barındıracak.

Ekonomi Bakanlığı tarafından desteklenen Uluslararası Ticaret Heyeti programı kapsamında Almanya, Azerbaycan, Cezayir, Bangladeş, Gürcistan, İngiltere, BAE, Bulgaristan, Mısır, Fransa, Hindistan, Endonezya,
Irak, İran, İtalya, Kazakistan, Kırgızistan, Meksika, Fas, Pakistan, Polonya, Romanya, Suudi Arabistan, Hollanda, Türkmenistan ve Özbekistan’dan satın almacı, editör ve dernekler fuarı ziyaret edecek. Ayrıca, Hannover Fairs Turkey Fuarcılık tarafından Çek Cumhuriyeti, Kosova, Lübnan, Umman, Ürdün ve Yunanistan’dan ziyaretçi delegasyonları ağırlanacak. Bu ziyaretçi programları kapsamında, ilgili ülkelerden alıcılar B2B Görüşmeleri aracılığıyla Türk ihracatçılarla bir araya gelme fırsatı elde edecekler. Uluslararası ziyaretçi programının yanı sıra Ticaret Odaları ve dernekler aracılığıyla düzenlenen Anadolu Delegasyonu Programı dahilinde 75 farklı delegasyon grubu da fuarı ziyaret edecek.

WIN EURASIA Automation, Nisan ayında Hannover’de düzenlenecek olan ve açılışını Alman Şansölyesi Merkel ile ABD Başkanı Obama’nın birlikte yapacağı Hannover Messe fuarı öncesi Deutsche Messe AG’nin endüstriyel etkinliklerinin en önemli durağı olacak.

 

Continue Reading

Haberler

Maden ve Çimento Endüstrisi İçin Doğru Tahrik Çözümleri

Published

on

01_Marti Technik_SK 12407a_404x269

Çimento ve maden endüstrilerinde, üretimin her kademesinde önemli miktarda enerjiye ihtiyaç duyulan, bu üretim proseslerinin kademelerinde dökme malzemenin birçok sayıda, uzun ya da kısa mesafelere taşınmasını da içeren, karmaşık bir yapı mevcuttur. Bu nedenle, bu tip üretim proseslerinde zorlu ortam şartlarına dayanıklı ve özellikle enerji verimliliği yüksek tahrik gruplarına ihtiyaç duyulur.

NORD DRIVESYSTEMS 45 yılı aşkın süredir, tüm endüstriyel sektörlere hizmet vermektedir. Şirketimiz çimento üreticilerine tek elden geniş bir ürün yelpazesi (elektrik motorları, redüktörler, motorlu redüktörler ve frekans invertörleri) sunmaktadır.

 

Uygulama örneği: Marti Technik, İsviçre
Ağır hizmet tipi konveyör için endüstriyel redüktör üniteleri

İsviçre’nin en büyük hidroelektrik yatırımı olan “Linthal 2015” kapasite artışı projesi neticesinde, elektrik santralinin üretim kapasitesi 480 MW’den 1,480 MW’ye arttırılmaktadır. Bu büyük proje, yeraltı inşaatı işlerinde müşterilerine terzi usulü çözümler sunan, Marti Technik tarafından gerçekleştirilmekte ve bu çerçevede, kullanacak önemli tahrik gruplarını NORD DRIVESYSTEMS sağlamaktadır.
Proje kapsamında, dağın yaklaşık 600m içerisindeki 2 geniş galeriden günde 800m3 ve toplamda ise yaklaşık 2,,445,000 m3 kaya çıkarılmıştır. Bu işlemler için, 180m’lik yükseklik farkı ve 45 derece gibi yüksek bir eğimle, yaklaşık 260m’lik mesafe’ye, her biri saatte 500 ton kapasiteye sahip, 2 adet “S-Konveyör” kullanılmıştır ve bu konveyörler NORD DRIVESYSTEMS Endüstriyel Redüktörleri ile tahrik edilmişlerdir. Bu operasyondaki ilk konveyör sistemi, fren kontrollü bir NORD Endüstriyel Redüktörü ünitesince tahrik edilerek, iri malzemeleri aşağı seviyedeki bir kırma tesisine taşımakta ve eş zamanlı olarak elektrik üretimi yapmaktadır. İkinci konveyör ise, kırılan malzemeleri, daha sonra dolgu malzemesi olarak yada betonda aggrega olarak kullanılmak amacıyla stoklanmasını sağlayacak, yukarı seviyede olan aggrega tesisine taşıyacaktır. Her iki konveyör sistemi, ortak kullanımlı mil üzerinden, her biri 250 kW güce sahip NORD endüstriyel redüktörlerince tahrik edilmekte ve 2,2 m/s’lik bant hızına ulaşılmaktadır.

Bakım Müdürü Ernst Kuster, NORD’un kendilerine sunduğu ürünler ve hizmet vasıtasıyla çok iyi bir maliyet/fayda oranına sahip olduklarını, mükemmel öneri ve destek sağlandığının altını çizerek, tüm taleplerinin yerine getirildiğini ve dolayısı ile NORD’dan çok memnun olduklarını belirtmişlerdir.

Endüstriyel Redüktör Üniteleri

NORD DRIVESYSTEMS Endüstriyel Redüktörleri 25.000 Nm ile 242.000 Nm arasında tork değerlerini sağlayan 8 adet monoblok (UNICASE) gövdeye sahiptir. Her bir redüktör büyüklüğü için tek bir standart gövde mevcuttur ve bu gövde tüm tahvil oranlarını kapsamaktadır. Modüler konsept sayesinde, tahrik çözümü için gerekli olan redüktörün özellikleri, kolayca ve hızlı bir şekilde konfigüre edilebilir. İstek doğrultusunda NORD komple tahrik sistemlerini ( Şase üzerinde motor, hidrolik kaplin, tamburlu fren, redüktör, yardımcı tahrik gibi) hazır montajlı şekilde müşterilerine sunmaktadır. En büyük gövdeli endüstriyel redüktör bile NORD’un monoblok (UNICASE) konsepti dahilinde imal edilmekte; tüm rulman yataları ve sızdırmazlık yüzeyleri tek kademeli yüksek teknolijiye sahip CNC tezgahlarda işlenmektedirlar. Bu bağlamda, çok yüksek torklarda bile yüksek güvenilirlikte ve sızdırmazlık, yük aksiyel ve radyal yük dayanımına sahip rulman, sessiz çalışma, düşük bakım maliyeti ve fevkalade uzun hizmet ömrüne sahip olma gibi avantajlar NORD DRIVESYSTEMS Endüstriyel Redüktörlerince sağlanmaktadır.
Kaynak:A. Erhan Zeren
Sektör Müdürü / Head of Industry Sectors
Çimento ve Demir & Çelik / Cement and Iron & Steel________________________________________

Continue Reading

Trendler